Down sendromlu bireylerin yaşadıkları ayrımcılıkla mücadele ederek, fırsat eşitliği sağlamak amacıyla çalışmalarını yürüten ve bugüne kadar Down sendromlu on binlerce çocuğun ve bireyin hayatına dokunan Türkiye Down Sendromu Derneği, 2021 senesini, pandemiye rağmen ara vermeden sürdürdüğü önemli çalışmalarla tamamladı.
2009’da kurulan, 2011 yılında ise dernekleşen ve bugün ‘Türkiye Down Sendromu Derneği’ olarak faaliyetlerine devam eden TDSD, tüm yıl gerçekleştirdiği çalışmalar ile pandemide de Down sendromlu kişileri ve ailelerini yalnız bırakmadı.
Türkiye Down Sendromu Derneği 2021 boyunca birçok çalışmaya imza attı. Birçok kurumda farkındalık seminerleri düzenleyerek katılımcıları bilgilendirdi ve farkındalık yarattı. Uzman eğitimi, bağımsız yaşam, özsavunuculuk, sanat ve mutfak atölyesi gibi çevrim içi eğitimler ile Down sendromu ile yaşayan bireyleri ve ailelerini güçlendirmeye devam etti.
Down sendromlu bireylerin istihdamını sağlamak için yürütülen Bağımsızım Çünkü Çalışıyorum: İş Koçu Destekli İstihdam Programı yeni gençlerin istihdamı ile devam etti.
Ailelere gıda, kıyafet ve maddi yardımlarda bulunan Türkiye Down Sendromu Derneği aynı zamanda aile danışmanlarıyla da iletişim kanalları üzerinden gelen soruları yanıtlayarak bilgi paylaşımında bulundu. Savunu faaliyetlerine bağlı olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve belediyeler gibi birçok devlet kurumu ile görüşme ve toplantılara katılarak özel gereksinimli bireylerin haklarına yönelik çalışmalarda bulundu ve raporlar hazırladı.
Down sendromlu bireylere ve ailelerine yönelik çalışmalar yapan derneğin Yönetim Kurulu Başkanı Gün Bilgin, “Toplumun ön yargılarından ve kendilerine öğretilen yanlışlardan kurtulması gerekiyor. Toplumun her bir bireyi, gerçek olmayan şehir efsaneleri yerine Down sendromu hakkında bilimsel gerçeklere, insan haklarına, evrensel tasarımlara ve düzenlemelere odaklanmalı.
Down sendromlu kişileri kendileri ile aynı haklara sahip birer birey olarak görmeyi öğrenmeli ve bu hakları kullanabilmeleri için neler yapmaları gerektiğini düşünmeli. Herkesin ancak ihtiyaç duyduğu desteği alabildiğinde başarılı olacağını kabul ederek, Down sendromlu kişilerin özel gereksinimleri sebebi ile ihtiyaç duydukları destekler sağlandığında başarılı ve insan onuruna yaraşır bir hayat sürebileceğini artık anlamamız gerekiyor.” diyerek yeni yılla ilgili çağrıda bulundu.
Down sendromlu çocuklarda erken eğitimin de öneminin altını çizen Bilgin, “Down sendromlu çocuklarda eğitime erken dönemde başlamak çok önemli. Biz bunun önemi hakkında aileleri bilinçlendirmeye çalışıyoruz. 0-3 yaş altın yıllar. Çocuk büyüdüğünde biliyoruz ki makas açılacak.
Down sendromlu bir çocuğun Down sendromlu olmayan akranları arasındaki öğrenme ve fiziksel gelişim farklılıklarını olabildiğince kapatması açısından bebeklikten itibaren destek eğitimlere ve rehabilitasyon hizmetlerine ulaşması, bununla birlikte okul öncesi dönemden itibaren kapsayıcı ortamlarda yani Down sendromlu veya engelli olmayan akranları ile aynı ortamlarda bulunması çok önemlidir.
Bu sebeple erken dönemde fizyoterapi, bireysel eğitim, dil terapisi ve ihtiyaca göre şekillenen diğer desteklerle beraber başlayan eğitimler okul öncesinde ve örgün eğitimde kapsayıcı ortamlarda devam etmelidir.” dedi.
Derneğe sağlanan destekler, eğitim bursu, bağımsız yaşam çalışmaları, istihdam, çevrim içi eğitimler, özsavunuculuk ve diğer projeler için kullanılıyor. Destekçiler derneğin web sitesi üzerinden ailelere, çocuklara ve projelere katkıda bulunabiliyor.
Bugüne kadar destekçilerin katkıları ile yapılan çalışmalar için tüm bağışçılarına ve gönüllülerine minnetlerini dile getiren dernek yönetimi 2022 yılında daha büyük projeler yapmak için çalışmalarına devam ediyor.